Zeytinyağlı yeşil baklalı enginar

 
baklalı enginar
Kayadan bakan oğlan
Gömleği keten olan
Gece gelme gündüz gel
Horozdan korkan oğlan
 
Aman bakla oğlan,
Yandım bakla oğlan,
Enginara darılmış,
Damda yatan oğlan…
 

Dilime dolandı bu şarkı, bir türlü durduramıyoryum kendimi, oturmaya mı geldi haydi hop hop!!

Hem enginar hem de iç balkadan; Zeytinyağlı iç baklalı enginar dolması’nda,  Zeytinyağlı tahinli yeşil bakla’da, Portakallı ayvalı enginar’da,  Karidesli enginar’da yeterince bahsettiğime göre, lafı uzatmadan hemen tarife geçebilirim.

Aman bakla oğlan…

Hem çabuk olmalıyım çünkü bu günlerde Ankara’nın göbeğinde 3 gündür süre gelen su kesintisinin 3. akşamında pislikten kafayı yediğim anda bu şarkıyı söylemeye başladım, kafama pazardan alıp da ilk gün tembellikten, devamındaki günlerde ise  su akmadığı için pişiremediğim baklaları saçlarıma topuz çubuğu gibi takıp sokaklara çıkmama ramak kalmıştı ki çok şükür sular geldi. Geldi gelmesine ama çeşmeden akan yağlı çamur kıvamnındaki maddeden berrak suya dönene kadar ben şu sosyal medyada boy boy yer alan bakla oğlan resmine bakarak yeni güzel tekerlemeler ürettim. Maalesef burada yazamıyorum geneli argo.

bakla oğlan

 Yandım bakla oğlan…

Şimdi sizlerde benim gibi bakla yerken kedi tüyü çiğniyormuş gibi hissedenlerden ve de baklayı bıçakla kestiğinizde kararmasına anlanlam veremeyenlerdenseniz bununda bir çözümü çaresi olduğunu öğrenir öğrenmez sizlerle paylaşmak istedim.  Çok ta kolay un ve su. Baklalarınızı yıkayıp dış yüzeyini yaralamadan sudan geçirdiktem sonra, kafalarını kestikçe 1 kaşık unlu baklaların sığacağı kadar bir kase dolusu suya koyulur ve karıştırılır. Biraz da limon sıkarsanız 10 numara olacaktır. Doğradığınızda da direk bu unlu sudan çıkartıp, hızlıca doğrayıp gene buna atmalısınız ki kararmasın.

bakla kararmasınBu arada bir parantez açmak istedim “favizm” adı verilen bakla zehirlenmesi  gibi bir hastalığın var olduğunu daha yeni yeni öğrenmiş bulunmaktayım.   Dünya da en sık görülen doğuştan enzim eksikliği olan glikoz-6-fosfat dehidrogenaz enzimi eksikliği bu favizm’e neden olurmuş ve tüm dünya da 400 milyon kişide bu enziminin eksik olduğu düşünülmekteymiş. Dünya nufusunun 7.046 milyar olduğu göz önüne alınırsa o kadar da çok değil diye düşünebiliyor insan ama bence her ihtimale karşı bu yeşil besleyici sebzeyi çocuklarınıza yedirme konusunda çok da ısrarcı olmayın. Sosyal sorumluluk içeren mesajımızı da verdiğimize göre birazcık dereotundan bahsetmek istiyorum.

Enginara darılmış… (vallahi susturamıyorum içimdeki şarkı söyleyen canavarı!!)

Pek çoğumuzun çocukluk kabusu dereotu akdeniz ve egenin nimetlerinden biri bence. Sevmiyorsanız kokusu 10 metre öteden en sevdiğiniz yemeğe burun kıvırmanıza neden olur, biraz seviyorsanız  kabak, enginar, bakla, vs. gibi pek çok sebzeye muhteşem baharat katkısı verir ki bence onlara da bunun parfümünden faydalanarak insanlara çekici gelmekte ya da en azından bana göre öyle. O kadar severim ki bunun yemeklere kattığı lezzeti zeytinyağlı baklaya dereotu koyabilmek için yemeği tabakta, tabağı masada bırakıp, çatalı cebime koyup 15 dakika mesafedeki markete gidip dereotu bulamayıp, bir 15 dakika da yürüyüp eve 30 dakika mesafedeki marketten alıp, gelip zeytinyağlı baklama doğrayıp çatallyarak nirvanaya ulaştğım anlar olmuştur. Ben ona bu kadar aşıkken o beni bakla, enginar ve kabakla aldatıyor ya yanarım ona yanarım. Onlara değil bana yakışmalıydı oysa ki. zaten bu bitki ile biz insan oğlunun ilişkşisi de ya nefrete dayanır ya da aşka. Çünkü adına destanlar yazacak epik şaairleri olduğu gibi ölümüne nefret edenleri de vardır. Ama büyük de konuşmamak lazım çünkü kalbinde dereotu nefreti gürül gürül yanan ne koç yiğitler tanıyorum ufak bir kırılma yaşadıktan sonra “dereotsuz omlet mi olur be? Puff…” diye kahvaltı için gittikleri kafelerde arıza çıkartmaktalar an itibari ile ve bu nefretle geçirdikleri yıllara söylemeseler de yanıyorlar için için ben biliyorum. Tek başına yenmesi zor olan her yiyeceğe rayiha katsın diye ekleniyor olması da ayrı bir karaktere bürünmesini sağlıyor bence. Alerjisi olmadıktan sonra özellikle kemik erimesinden müzdarip kişiler dereotuna yakın olmalı bence çünkü inek sütünde 117 miligram kalsiyum bulunurken, dereotunda bu oranın 208 olması, dereotunun sütün alternatifi olarak görülmesine neden olmaktaymış.

Damda yatan oğlan…

Çabuk olayım derken uzatıyor muyum mu ne?

Enginar da ilk bahardan son bahara kadar benim yemeklik kullandığım sebzelerin baş tacı olduğu için onu da pazardan 5’er 5’er alıp buzluğuma limonlu suyu ile birlikte donmaya bırakmıştım. Baklaların hazırlanma aşamasında onları da ılık suya poşeti ile koyup çözülmesini bekledim.

Hazırlık aşamasını yazdığıma göre şimdi tarife geldi sıra,

Malzemeler;

½ kg yeşil bakla (hani fasulye gibi olan)

1 kaşık un

1 baş soğan

Limon suyu

5 adet enginar çanağı

1 küp şeker

1 kase su (baklaların üzerini kaplayacak kadar)

Bir tutam dereotu

Tuz

Parmesan ya da kaşar peyniri (Süslemek için rendelenmiş bir tutam)

1 tutam sumak (Ekşiliğin derecesini arttırmak isterseniz)

Baklalarımızı aynen yukarıda anlattığım gibi yıkayıp doğrayıp unlu suya basıp onlar tüylerinin arasına sahiplendikleri un tanecikleriyle havuz partisi verirken biz soğanı küp küp doğruyoruz ve 2 kaşık zeytin yağında soteliyoruz. Soğanın iyice cılkı çıkınca unlu yüzeyli doğranmış baklalarımızı da soğanın yanına ekleyip kısacık soteliyoruz.

yeşil baklalı enginar

Üzerine Enginarları kapatıp, tuzlayıp, enginarlara değecek kadar kaynamış su ekleyip, şeker ve limon suyumuzu ekliyoruz. Limon suyu enginarın kararmaması için gerekli, isteğe bağlı az ya da çok koyabilirsiniz sonuçta sizin lezzet tercihiniz. Suyunu çekene kadar pişirip dibini tutturmadan altını kapatıyoruz.

zeytin yağlı yeşil baklalı enginar

İster sıcak servis yapabilirsiniz isterseniz de soğuk zeytinyağlı olarak, her iki durumda da üzerine biraz kıyılmış dereotu, biraz da rende kaşar ya da parmesan peyniri  inanılmaz lezzetli oluyor.

zeytinyağlı baklaa enginarServis tabağını süslemek için de sumak kullanabilirsiniz malum ekşilik de on numaradır kendisi. Kıyıp ta yiyemeyeceğim galiba!!!

bakla enginar zeytin yağı

Bu yazı Genel, Ham hum kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir