Pişmiş havuç sevmeyenlere inat, havucun şeker ve portakal ile ne kadar güzel olabilceğinin yegane kanıtı “portakallı havuçlu kek” tahmin edeceğiniz üzere benim uydurmam.
Neden mi?
Şuradaki limonlu muffin tarifini muffin kağıdı bulamadığım için kek kalıbına dökerim diye düşündüm, baktım evde limon yok!! E hadi portakal oluversin bari dedim, tarifi yaptım bu sefer de karıştırma kalıbının dibinde şuncacık bir şey oluvermesin mi miktarı!! Biliyorum ki bu kadarcık kek hamuru ne kadar kabarırsa kabarsın kağıt kek olmaktan çıkratmayacak kalıptakini. Miktarı çoğaltmak için ne yapsam, ne yapsam arayışlarıma buz dolabının sebzeliğindeki kardan adam burunları cevap verdi ve limonlu kek diye yola çıktığım o gece yolun sonunda elimde portakallı havuçlu kek vardı.
Zaten bu kış mevsimin ortasında kendim yapmak zorunda kalmasam da birisi bana “kek yapıcam nasıl istersin” diye sormuş olsa benimde cevabım yanında taze pişirilmiş süt ile havuçlu kek olsun olur du ki bunu sahsen bir tık ileri götürüp portakallı havuçlu kek yapalım o zaman diyip giriştim işe.
Biliyorum benim bütün göz ardı etmelerime karşın hepiniz “Issız Adam Keki” ile eş tutacaksınız ama inanın bu onun kadar tarçına boğulmuş bir lezzet değil ki bildiğiniz üzere benim tarçın gibi baskın lezzetlerin çok yoğun kullanılmasına karşın gıcığım var.
Peki nedir, ne işe yarar bu kardan adam burnu?
Harvard Üniversitesi’nin araştırmalarına göre haftada beş kere yendiği takdirde kadınlarda kalp krizini ve felç tehlikesini yüzde 68 oranında azaltıyormuş. Erkeklerde ise günde iki havuç kandaki kolesterolü yüzde 10 oranında azaltıyormuş. Cinsiyet ayrımı yapmaksızın her gün yenen bir havuç da akciğer kanseri tehlikesini yarıya indiriyormuş. Sadece bu kadarla kalmayıp havuçtaki beta-karotin de gözleri yaşlılığın getirdiği görme zayıflığından koruyor ve bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor, mide ve bağırsak kanamalarını önleyip, kansızlığı gideriyor, anne sütünü arttırıyor, yüz ve boyun kırışıklıklarını gideriyor, idrar ve bağırsak gazlarını söktürüyor, ülserdeki şikayetleri gideriyormuş.
Kansere karşı etkili olduğu gibi cildin kurumasını da engelliyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyormuş. Beta karotin (kansere neden olan serbest radikallari durduruyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor) içeren havucun en büyük özelliklerinden biri içerdiği bu maddenin cildin kurumasını engelleyen a vitaminine dönüşebilmesi imiş ki bilir misiniz avuca ait ilk bilgiler 10. yüzyıla ait olup, Anadolu ve Mezopotamya’dan gelmekteymiş ve Avrupa’da yemeklik olarak yetiştirilen havucun geçmişi oldukça yeniymiş çünkü önce tıpta kullanılmak için yetiştirilmiştir ki bunlar hep sarı renkteymiş. Bu günkü yediğimiz havuca turuncu rengini veren Hollandalılar olmuş. O halde ne iyi yapmışım da başka bir bahane ile keke katmışım diyip uzatmadan hemen tarife geçiyorum;
Malzemeler;
¼ cup esmer şeker
½ cup beyaz şeker
2 küçük portakal
¾ çay bardağı sıvı yağ
3 dolu yemek kaşığı yoğurt
1,5 cup un
2 rendelenmiş havuç
1 tutam tuz
3 yumurta
1 tutam tarçın
1 avuç kırılmış ceviz
1 paket kabartma tozu
Önce malzememizin hepsini hazırlayıp çırpma kabunun yanına diziyoruz asker gibi. Mesela napıyoruz?
1. Fırını 230’C ye açıyoruz
2. Cevizlerimizi kırarak bir kaseye alıyoruz
3. Kek tenceremizi yağlayıp
4. Portalların kabuğunu rendenin ince kısmı ile derin bir kaba rendeliyoruz,
5. Rendelenmiş portakal kabuklarının üzerine şekerleri ilave edip bir güzel karıştırıyoruz ki portakalın kokusu çıksın
6. Portakallı şekere bir tutam tarçın ekleyip bir kenara bırakıyoruz
7. Sıvı yağı çay bardağına koyup çıpma kabının yanına alıyoruz
8. Yoğurdu kaseye koyup yanıbaşımıza alıyoruz
9. Havuçları rendenin kalın kısmı ile rendeleyip bir kaseye de bunları hazırlıyoruz
10. Unumuzu eleğimize, eleğimizi de yanımıza alıyoruz
11. 3 yumurtayı çırpma kabına koyup üzerine bir fıske tuz atıyoruz ki köpük kıvamında çırpabilelim.
Malzemeler tezgahımızın üzerinde hazır olunca, yumurtaları çırpıp köpük köpük yapıyoruz, sırasıyla yoğurt ve yağı koyup karıştırıyoruz. Pütürsüz karışıma kavuştuğumuz anda şekerli portakalı ekliyoruz ve mikserin devrini azaltıyoruz, çünkü bu esnada elimizde çokça sıvılaşmış bir karışım oluyor. Bu andan itibaren önce un daha sonra kabartma tozu en son rende havuç ve kırılmış cevizi ekleyip bol parçacıklı bir karışım elde ediyoruz.
Yağlanmış unlanmış kalıba dökerek 230’c de ısıttığımız fırınımızı 180’e düşürüp kekimizi kabarıp üzeri hafif pembeleşinceye kadar (haklaşık 45 dak) pişiriyoruz.
İsteğe göre krem peynire, bal ve rendelenmis portakal kabuğu ilave edilip iyice karistirilarak elde edilen kremayı üzerine döküp o halde iken de dilimleyip servis yapabilirsiniz.
Çok yakısır bence, Afiyet olsun.