Hep beraber Girit’e gidelim mi?
Ne işimiz var Girit de demiyelim lütfen, hava soğuk ve ben tam şu an, Ankara ayazında sabhın köründe buza dönüşmüşçöp suyuna basıp iki ayağım havada yere yapıştığımdan beri deniz kenarı ve sıcak bir akdeniz ülkesine gitmek için can atıyorum. Ha düştüm de noldu, layıkıyla kırdık kuyruğumu!!
Hem Girit paradoksunu da gerçekleştirirz.
Ne mi? Aaa hiç duymadınız mı? Tamam ya hava atmıyorum, ben de Girit köftesinin tarihçesini araştırıken karşılaştım;
Epimenides isimli giritli bir filozof, “giritliler her zaman yalan söyler ve ben Giritliyim” demiş. Hakikaten Giritiymiş de vatandaşlarına niye böyle bir kulp takmış onu bilemiyorum.
Şimdi ben bu satırları yazarken sizlere kırılmış kuyruğumun keyfine haftanın 3 günü spora gidip, bir gün 2 gün piano, 1 gün perküsyon, pazarları da trekking kluplerinin peşinde koşturamadığımdan simit şeklindeki minderimde oturuyorum. O kadar hareketli bir yaşamdan sonra ne facia düşünebiliyor musunuz?
Bu günlerde ayakta olmak oturmaktan evla olmasından mütevellit ha bire pişiriyorum, yiyorum, pişiriyorum, yiyorum! Yazacak ekleyecek çok ca tarif birikmesinin yanında göbeğimde 1 ay önceki sixpack’lerinden tamamen vaz geçmiş durumda, hakkımda hayırlısı olsun.
Uzatmıyorum ve tarifi veriyorum;
Malzemeler;
250 gr kıyma
2 patates (rendelenmiş)
1 soğan (rendelenmiş)
Kimyon
Tuz
2 yufka
2 bardak et suyu
Eser miktarda zeytin yağı
1 kase yoğurt
2 diş sarımsak
1 yemek kaşığı salça
1 yemek kaşığı tereyağı
Patatesleri soğanı ve kıymayı içine karabiber kimyon ve tuz ekliyerek güzelce karıştırıyoruz, istersenin yoğuradabilirsiniz ama ben kaşıkla karıştırmayı tercih ettim çünkü hiçbir zaman elimin sıcağından yoğurulan kıyma köfte kıvamına gelmiyor ve çürüyor.
Yufkayı 8 parçaya bölüp, hep bir parçaya bir sıkım kıymalı karışımdan koyup güzelce sarıyoruz. Uç kısımlarını suya batırırsak tam sigara böreği kıvamında sarılmış börekler elde ederiz.
Tarifin devamında bolca kızdırılmış yağda böreklerimizi kızartabilirsiniz de benim gibi sağlıklı olsun hiç olmazsa yağdan uzak duralım diye düşünüyorsanız yağladığınız bir borcama börekleri koyup, üstlerini de güzelce yağlayıp (tercihen tereyağı ama ben zeytinyağı kullandım) fırına veriyoruz.
Nar gibi kızarınca üzerlerine et suyunu ekleyip bir altını bir üstünü bu suya daldırıp servis tabağına alıyoruz. Bu kısım bence çok elzem değil, çünkü kıtır kıtır olan böreklerimiz bir anda salıyor kendini yumuşacık oluyur. Çıtır börek mi yoksa yumuşak börek mi sevdiğinize göre bu işlemi birebir gerçekleştirebilirsiniz ya da atlayabilirsiniz. Gördüğünüz gibi çok opsiyonlu bir börek yok pardon köfte bu Girit köftesi.
Servis tabağına aldığımız köfteli böreklerimizin üzerine sarımsaklı yoğurt ve kızdırılmış salçalı yağ da dökerek masaya getiriyoruz. İçindeki et ve patatesi pişmez diye düşünmeyin ki ben öyle düşünmüştüm vallahi pişiyor ve o çıtır haliyle bilemuhteşem tadıyor.
Afiyet olsun.
